Ana SayfaAileMeme kanserinin farkında mısınız?

Meme kanserinin farkında mısınız?

-

Bu yazıyı okuyanların hemen hemen hepsi eminim meme kanserinin farkındadır. Önemli bir kanser türü olduğunu, birçok kadının bu kanser ile mücadele ettiğini biliyordur. Peki değerli okuyucular, meme kanserinin erken tanısı ve kendi hayatınız için şimdiye kadar ne yaptınız? Gerçekten farkında mısınız?

Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser alt tipidir. Dünya’da şuan her 8 kadından biri bu kanserle karşılaşmaktadır ve en önemlisi görülme sıklığı giderek artmaktadır. Maalesef ülkemizin önemli sorunlarından biri, bir hastalık kendi başımıza veya çok sevdiğimizin başına gelmeden farkındalığımız artmıyor. Bu sorunu, yanlış yaklaşımı artık bırakmalı, kendi sağlımız için hastaneden, hekimden kaçmamalıyız. Hatta yoğun iş hayatı ve ev yaşantısı arkasına da gizlenmemeliyiz. Çünkü sağlığınız her şeyden önemlidir. Çocuklarınızla, sizi sevenlerle daha güzel, kaliteli bir yaşam için öncelikle sağlıklı olmanız gerekmektedir. Eminim bunları biliyorsunuz da, harekete geçmiyorsunuz.

Meme kanseri ileri yaş hastalığıdır!

Meme kanseri yaş ilerledikçe görülme sıklığı artan bir hastalıktır. 50-70 yaş arası görülme oranı pik yapsa da genç yaşlarda meme kanseri ile karşılaşabileceğimiz unutulmamalıdır. Şuan günümüzde 35-50 yaş arası kadınlarda da meme kanserini sıkça görüyoruz. Kanseri erken tanımak amacıyla genel önerimiz 20 yaşından sonra her kadının meme dokusunu kendi kendine muayene etmesidir. 3 yılda bir de doktor muayenesini yaptırmasıdır. 40 yaşından sonra ise her kadın hekime başvurmalı, yıllık meme muayenesini yaptırmalı ve mamografi çekilmelidir. Yaştan bağımsız olarak meme kanserine ait bulguların görüldüğü durumlarda hiç zaman kaybetmeden bu konuda uzman bir hekime başvurulmalıdır.

Kişinin kendi meme muayenesinin yapmada önemli bir nokta vardır. Adet döngüsü nedeniyle belli dönemlerde memede değişiklikler olabilir ve kanser açısından kişi tedirginlik yaşayabilir. Bu sebeple kişinin kendi meme muayenesini adet döngüsünden 5.-7.günler arasında yapmasını önermekteyiz.

Peki meme kanserinin bulguları nelerdir? En sık bulgusu memede ele gelen kitledir. Şunu unutmayınız. Her kadın kendi meme dokusunu kendisi daha iyi tanır, bu sebeple memede farkettiğiniz herhangi bir değişikliği mutlaka hekime iletmelisiniz. Hastalarımız en sık memede ellerine gelen kitleyle bize başvurmaktadır. Meme kanserinde saptanan kitlenin özelliği, sert olması, genelde sınırlarının düzensiz ve çevresindeki dokuya göre rahat hareket etmemesidir.  Bunun dışında memede sertleşme, cildin içe çökmesi, ciltte kızarıklık, akıntı varlığı, memede çukurlaşma, memedeki damarlanmada artış ve gözle görülmesi, meme ucunda çekilme, memede asimetri olması ve memede portakal kabuğu görünümü kanserin bulgusu olabilir. Bu durumlarda zaman kaybetmeden hekime başvurmalısınız.

Neden şikayetiniz olmasa da kanser taraması için hemen hekime gidin deriz? Neden bir şikayet olduğunda zaman kaybetmeden hekiminize danışın deriz? Çünkü bir hastalık, hekim olarak karşımıza ne kadar erken evrede gelirse bizim tedavi başarımız artmaktadır. Bu da doğal olarak hastamızın sağlığı için önemli bir durumdur.

Meme kanseri evreleri

Etrafınızda kanser tanısı alan hastalar varsa, kanserde evrelendirmeyi duymuşsunuzdur. Biz meme kanserini 4 evreye ayırırız. Evre I ve II’ye erken evre deriz. Evre III’e ileri evre, Evre 4’e ise metastatik (kanserin vücuda yayılması) evre deriz. Evre ne kadar erken karşımıza çıkmışsa tedavi daha kolay bir şekilde olmaktadır. Hastaya ve kanserin karakterine göre değişmekle birlikte bazı durumlarda tedavide sadece cerrahi olarak kanserin çıkartılması yeterliyken, bazı durumlarda ise cerrahi ile birlikte kemoterapi (ilaç tedavisi) ve radyoterapiyi (ışın tedavisi) hastamızın tedavi planı içerisine yerleştirmekteyiz. Maalesef evre 4 hastalıkta ise hastalarımız çok uzun süre tedavi altında olmaktadır. Bunları neden anlatıyorum? Çünkü size hep şu söylenir. ‘Erken tanı hayat kurtarır, erken tanı çok önemlidir’ İşte bu söylemin temelini iyi anlamanız açısından biraz detay bilgi vermek istedim. Lütfen bir şikayetiniz olmasını beklemeden meme muayenesi ve mamografi için hekimlere başvurunuz. Dışarıda bir arkadaşınızla kahve içerken geçirdiğiniz zaman kadar bir vakti buna harcarsınız. Bu sebeple çok yoğunum, bir türlü vakit bulamıyorum şeklinde günlük işlerinizin yoğunluğu bahanesi arkasına saklanmayınız.

Unutulmaması gereken bir durum da, ailede meme kanseri varlığıdır. Eğer ailenizde meme kanseri olan bir birey varsa sizde de meme kanseri gelişme riski normal popülasyona göre ciddi anlamda artmaktadır. Ailede meme kanseri gelişen bireyin size yakınlık derecesi ne kadar fazlayla risk o oranda artmaktadır. Özellikle birinci derece yakınlıkta (anne, kardeş) risk en yüksektir. Aile öyküsü olan bireylerin bu konuya daha önem vermesi gerekmektedir.

Meme kanseri riskini azaltmak için neler yapılabilir?

Meme kanseri riskini azaltmak için günlük hayatımızda yapabileceğiniz şeyler şöyledir.

  • Sigara içmemelisiniz.
  • Boyunuza göre uygun kiloda olmalısınız. Kilo artışı, kanser gelişimini tetiklemektedir.
  • Sedanter bir yaşamdan uzak durmalı, gün içerisinde egzersizi unutmamalısınız. Hayatınıza sporu yerleştirmelisiniz.
  • Meyve ve sebzenin yeterince tüketildiği sağlıklı bir beslenme tarzını benimsemelisiniz. Alkolü de mümkün olduğunca az tüketmelisiniz.
  • Emzirmenin meme kanseri gelişme riskini azalttığını unutmamalısınız.

Hayatınız, sevdikleriniz için geç olmadan, geç kalmadan… Tanıyalım, tanıtalım ve ortadan kaldıralım…

Güzel bir yaşam için hadi adım atın…

Doç. Dr. Erdinç Nayır

İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı