Küçük çocuklar ile parklarda vakit geçirmek, park alanı, caddeye yakınlığı ve parklarda yer alan oyun alanlarının daha çok büyük çocuklara hitap etmesi gibi nedenler ile ebeveynler için yorucu bir sürece dönüşebiliyor. Yeni yapılan parklarda bu gibi sorunların yaşanmaması, yeşil alanlar ile parkların ebeveynler ve çocukların beklentilerini karşılaması için İstanbul95 projesi kapsamında, Beyoğlu, Maltepe ve Sultanbeyli Belediyeleri’nde ilçe sakini ebeveyn ve çocukların katılımıyla atölye çalışmaları gerçekleştirildi. Atölye çalışmasında çocukların park hayalinin aslında çok farklı olduğu ortaya çıktı.

Çocuklar özgür olabildikleri park istiyor
Atölyelerde çocukların geleneksel parklarda yer alan salıncak ve kaydırak dışında, doğayı keşfettikleri, kendi oyunlarını kurabildikleri, farklı fiziksel aktivitelere izin veren ve engellenmedikleri yaratıcı parklar hayal ettikleri görüldü. Çocuklar özgür olabildikleri park isterken özellikle parkların etrafındaki trafiğe dikkat çeken ebeveynler ise, güvenli ve doğayla iç içe yapılmış parklar istediklerini belirttiler.
Rapora göre çocuklar doğada, aile ve arkadaşlarıyla birlikte oynayabilecekleri bir park hayali kuruyorlar. Çocuklar geleneksel parklarda yer alan kaydırak ve salıncak dışında, doğayı keşfettikleri, kendi oyunlarını kurabildikleri, farklı fiziksel aktivitelere izin veren ve engellenmedikleri yaratıcı parklar hayal ediyor. Ebeveynler ise özellikle parkların etrafındaki trafiğe dikkat çekerek, güvenli ve doğayla iç içe yapılmış parklar istiyorlar. Ayrıca ebeveynler; mevcut oturdukları yerlerden çocuklarla birlikte parklara erişimin zorluğuna ve parkların bakımsızlığı ve kirliliğine de dikkat çekiyorlar. Rapor, ebeveynler ve çocukların farklı hava koşullarına uygun parklar istediklerini de ortaya koyuyor.
Çocuklar hayallerindeki parkı istiyor
İstanbul95 Programı Yeşil Alanlar ve Parklar Projesi’nden sorumlu Studio-X Istanbul Direktörü Mimar Selva Gürdoğan, “Çocuğun beyin gelişiminin yüzde 85’i ilk üç yılda tamamlanıyor ve çevresiyle kurduğu etkileşim bu gelişimi destekliyor. Mevcut parklar ise genellikle 3 yaş ve üzeri çocuklar için tasarlanıyor. Bu yüzden, yürümeye ve öğrenmeye yeni başlayan çocuklara ve her zaman onlara eşlik eden ebeveynlere göre de alanlar ve oyun imkanları oluşturmak gerekiyor. Çocuklardan hayallerindeki parkları çizmelerini istediğimizde, çoğunun akranları ile oldukları kadar anne-babalarıyla, yağmur veya kar yağdığında da oynayabildikleri bir park hayal ettiklerini gördük. Ayrıca çocuklar doğayı keşfettikleri ve kendi oyunlarını kurdukları, farklı fiziksel aktivitelere izin veren ve engellenmeden oynayabildikleri özgür parklar hayal ediyorlar” dedi.
Studio-X İstanbul ve İnformel Eğitim-çocukistanbul’un birlikte yürüttüğü atölye çalışmalarının katılımcıları, Istanbul95 programı kapsamında ev ziyaretlerinin de gerçekleştirildiği mahallelerden seçildi. Atölyelerde, tasarlanacak parkların gerçek kullanıcılarının ihtiyaç ve önceliklerine uygun bir tasarım çerçevesi oluşturulması hedefleniyor.