Ana SayfaÇocukÇocuk SağlığıTalasemi genetik bir anemidir

Talasemi genetik bir anemidir

-

Talasemi  ülkemizde Akdeniz Anemisi olarak da bilinen ve genetik olarak anne, babadan çocuklara aktarılan bir anemidir. Talasemi alyuvarların yapısındaki oksijen taşıma görevi gören hemoglobin molekülündeki bir kusur nedeniyle oluşur. Talasemi taşıyıcılığının teşhisi oldukça kolaydır ama hastalığın bilinen bir tedavisi bulunmuyor. Bu geni taşıyan kişilerin ömür boyu demir ve vitamin desteği alması gerekiyor. Türkiye, Kıbrıs, Yunanistan ve İtalya gibi Akdeniz ülkelerinde talasemi daha sık görülür. Ülkemizde bir buçuk milyona yakın kişi talasemi taşıyıcısı.

Kişiler ya taşıyıcı olarak ya da hasta olarak doğar

Taleseminin Alfa ve beta olarak iki tipi bulunuyor. Beta talasemi daha sık görülür. Kişiler ya taşıyıcı olarak ya da hasta olarak doğar. Taşıyıcılık hali hiç bulgu vermiyor. Ancak talaseminin basit bir testle tanısı konulabiliyor. Ülkemizde her 100 kişiden ikisinin talasemi taşıyıcısı olduğu biliniyor. Bazı durumlarda yapılan kan sayım raporlarındaki bulgular bir diğer kansızlık nedeni olan demir eksikliği anemisini andırabiliyor. Ancak yapılacak testlerle bu iki durum rahatça ayrılabiliyor.

Talasemi taşıyıcılığı herhangi bir tedavi gerektirmiyor

İki beta talasemi taşıyıcısı evlendiğinde, hastalıklarının farkında olmazlarsa yüzde 25 ihtimalle, Beta Talasemi major olarak adlandırılan, ciddi hastalık riski olan çocuk sahibi olma ihtimali bulunuyor. Bu çocuklar daha bebekliklerinde kansızlık bulgularını göstererek ve sık sık kan almak zorunda kalıyor. Bu durum ise karaciğer ve kalpte demir birikimine yol açarak ciddi sorunlara neden olarak hayat kalitesini düşürüyor. Günümüzde ciddi talasemi hastaları erken tanı aldıkları takdirde sık kan alarak ve demir atıcı ilaçlar kullanarak sağlıklı bir yaşam sürdürebiliyor. Talasemi ciddi sorunlara da yol açabildiği için, taşıyıcıların evlilik öncesi testlerle tanı alması ve iki taşıyıcı evlenecekse evlilik sonrası genetik danışmanlık imkanı sağlanması büyük önem taşıyor.